İnsanlık var oldukça, enerji de hayatî role sahip olacak ve kritik ‘rekabet’ unsuru olmaya devam edecek. Enerji piyasasındaki rekabet çok boyutlu bir hal almış durumda. Örneğin geleneksel enerji kaynakları ile yenilenebilir temiz enerji kaynakları rekabet etmekte. Ülkeler düzleminde, Çin’in düşük maliyetli mühendisliği, Kore’nin üretim ölçeği ve kalitesi, Almanya’nın sistem bütünleştiriciliği, Amerika Birleşik Devletleri’nin ürün yenilikçiliği rekabet halinde. Enerji üretkenliğini artırma yolunda yeni teknolojiler de birbiri ile yarışmakta. Geleneksel-olmayan doğal gaz üretimi, elektrikli araçlar, ileri içten-yanmalı motorlar (ICE), güneş enerjisi, LED aydınlatma gibi teknolojiler, enerji piyasalarını kökten dönüştürme yolunda. Şebeke-ölçekli depolama, dijital güç dönüştürücü, kompresörsüz iklimlendirici ve elektrokrom camlar, temiz kömür, biyoyakıtlar ve elektro-yakıtlar gibi yeni teknolojiler de sıralarının gelmesini bekliyor.

Rekabet aslında, enerji piyasalarının verimli ve optimal düzeyde serbestleşebilmesi açısından da kaçınılmaz. Birçok çapraz ve karmaşık etmen rekabetçiliği kökünden etkileyebilmekte. En başta, yönetişimi, kamu kurumlarının rolünü, pazardaki payını ve yetkilerini, piyasa düzenlemelerini, enerji borsalarını, teşvik mekanizmalarını ve yükümlülükleri (malî, hukukî, çevresel gibi) saymak mümkün. Hemen akabınde farklı piyasa paydaşları arasındaki uyum ve koordinasyonu eklemekte fayda olur. Piyasaya girişte engeller ve kolaylaştırıcı unsurlar da söz konusu olacaktır. Lisanslar, altyapı ve sosyal tarifeler, fiyatlar, iş modelleri, kümelenme modelleri, serbest tüketicilere tanınan haklar, oyuncuların Ar-Ge kabiliyeti, maliyet ve verimlilikleri, piyasanın serbestleşmesi ve olgunlaşması anlamında kritik öneme sahiptir.

Sağlıklı bir rekabet ortamının temelde, Denge ve Yenileşim eksenlerinde ele alınması gerekir.

DENGE… Konuyu, Michael Porter’ın 5 Rekabet Gücü Modeli’ne dayandırırsak, strateji, politika, standartlar ve normlar, düzenleme, uygulama ve denetim döngüsünün: yeni rakiplerin piyasaya ne denli kolay ya da zor girebildiğini; ürün ya da hizmetlerin ne denli kolay ya da zor ikame edilebileceğini; fiyatların arz-talep üzerindeki etkisini; satın alıcıların ne denli güçlü konumda olup, olmadığını; hem küçük, hem büyük ölçekli hacimde siparişlerin oluşup oluşmadığını; satıcıların/tedarikçilerin ne denli güçlü konumda olup, olmadığını; monopollerin, birkaç tedarikçinin ya da birçok ve farklı ölçeklerde tedarikçinin olup olmadığını; mevcut oyuncular arasındaki rekabeti göz önüne alarak ve dengeleri gözetici şekilde düzenlenmesi gerekir.

Dıştan içeriye bakış açısıyla tanımlanan 5 Rekabet Gücü’ne çok daha etkili 6. ve 7.yi eklemek elzem: Devlet ve basın. Her ülkenin kendi stratejik seçimlerine ve dokusuna, sektörlerin (elektrik, doğal gaz, yenilenebilir enerji vb.) yaşam döngüsündeki olgunluk düzeyine ve piyasa dinamiklerine göre kamu hukuğu ve rekabet hukuğu politikaları arasında bir denge sağlaması gerekir.

YENİLEŞİM… Geçmişte rekabet olgusu maliyet ya da fiyat bazında ele alınır ve daha ziyade operasyonel geliştirmeler önemsenirken, günümüzde her boyut (strateji, iş modeli, teknoloji, süreçler, ürün ya da hizmetler vb) ve seviyede yenileşim şart olmuştur. Rekabetçilik, fark yaratabilmekten; o da yenileşimden geçiyor. Örneğin teknolojik yenileşimle kaya doğalgazına erişim, toptancı ve perakende piyasalarında gaz fiyatlarını etkileyen kritik bir unsur olmuştur.

Son 50 yılda güneş pillerinin verimliliğinin artması ve çok ince olarak tasarlanabilmesi, elektriğin ve güneş ışınlarının var olduğu her alana girebilmesini sağlamıştır. Apple’ın taşınabilir cihazlara güneş panellerini entegre etmesi, daha sonra da iPhone gibi dokunmatik ekranlara da yayılımını sağlaması çok önemli bir başka yenileşimdir. 1957 yılında güneş pili ile uçan ilk model uçak yapılmış ve başarıyla uçmuş. 2015’e geldiğimizde gözler, Solar Impulse’ın güneş enerjili uçakla dünya etrafında yapacağı tura çevrilmiş durumda. Çok yakında Brisa’yla yaptıkları iş birliği merakımızı iyice cezbetmektedir.

Rüzgâr enerjisiyle ilgili gelişmeler de ilgi çekici…

Sky WindPower’ın geliştirdiği uçurtma benzeri uçan elektrik jeneratörünün ürettiği enerji sayesinde, tasarım ve fiyat sorunları çözülür çözülmez, çoğu kuşun uçamadığı yüksekliklere çıkılabilecek. Magenn Power’ın rüzgârın konumuna göre yatay bir eksen etrafında dönerek elektriksel enerji üreten bir çeşit rüzgâr türbini olan MARS’ı geliştirmesi, Kyushu Üniversitesi’nden Profesör Yuji Ohya‘nın rüzgar merceği türbinlerini geliştirmesi, gibi yenileşim örnekleri rekabetçiliği etkileyecektir.

Bizim sormamız gereken şu… Biz oyunun neresindeyiz? Denge ve Yenileşim anlamında neler yapıyoruz? ‘İthal et-tüket-yenisini ithal et’ denklemini aşabilmek için ne gibi Ar-Ge çalışmaları, teknoloji geliştirme ve yenileşim çabaları içerisindeyiz?

Yayın: ICT Media Enerji, Mart 2015