Geçtiğimiz 25 yıllık dönemde küresel olarak enerji verimliliğinde yapılan iyileştirmeler, enerji harcamalarında 5,7 trilyon dolarlık bir tasarrufa yol açmış durumda. Yine aynı dönemde, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) kapsamındaki ülkeler, yalıtımda iyileştirmeler ya da enerji verimli araç kullanımı gibi önlemler sayesinde birincil enerji ithalatında en az 80 milyar dolarlar düzeyinde tasarruf sağlamış oldu. Sadece 2014 yılında Almanya enerji ithalat harcama kaleminden 30 milyar dolarlık kazanç sağlamış oldu. Japonya ise ticaret açığını %8 seviyesinde düşürme şansı yakaladı. Özellikle göreceli düşük maliyetlerle fosil yakıtların yakılmasından uzaklaşma yoluyla, IEA kapsamındaki ülkeler nerede ise bir yıllık sera gazı emisyonuna karşılık gelen emisyonun önünü alma fırsatı yakaladı.

Avrupa Birliği, enerji verimliliğine aktardığı fonları ve yenilikçilik odağını artırmış durumda. Örneğin, Horizon 2020 Programı ile 2016 ve 2017 için Enerji Verimlilik konusuna 194 milyon Euro fon ayrıldı. Program kapsamında şu konular öne geçmekte: 1. ısıtma, soğutma ve/veya sıcak su hazırlamayla ilgili yenilenebilir ve enerji verimliliği çözümlerini entegre edecek standart kurulum paketleri; 2. Düşük kademeli termal enerji kaynaklarını kullanan yeni ısıtma ve soğutma çözümleri; 3. Isıtma ve soğutma haritalama ve planlama için model ve araçlar; 4. Enerji verimliliğinde bilgi teknolojilerinin kullanımıyla davranışsal değişim; 5. Enerji verimliliğine dair sosyo-ekonomik tüketici davranışları araştırması; 6. Kamu Özel Ortaklığı (PPP) sayesinde binaların hızlandırılmış ve maliyet-tasarruflu derinlemesine renovasyonu; 7. Endüstriyel sistemlerde atık ısının değerlemesi…

Sürdürülebilir kalkınma açısından, Türkiye’nin OECD ve AB-27 ülke ortalamalarının üzerinde seyreden enerji yoğunluğunu düşürmesi ve enerji verimliliği alanında iyileştirmeler yapması elzem görülmektedir. Diğer ülkeler gibi Türkiye de enerji verimliliği yatırımlarını güçlü politikalar geliştirmek kaydı ile güçlendirebilir. 18 Nisan 2007 tarihinde yayınlanan 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu’nu o günden bugüne bir dizi yönetmelik, tebliğ ve genelgeler izlemiştir. En son yayınlanan yönetmelik 27 Ekim 2011 tarihli ‘Enerji Kaynaklarının ve Enerjinin Kullanımında Verimliliğin Artırılmasına Dair Yönetmelik’tir.

2012 yılında yürürlüğe giren Enerji Verimliliği Strateji Belgesi’nde (2012-2023) seçilmiş belli sektör ve alanlarda enerji verimliliğini iyileştirmeye yönelik çalışmalar yapılması, örnek uygulamaların duyurulması ve yaygınlaştırılması, kamuoyu bilincinin artırılması, talep yönetimine katkıda bulunulması konuları öne çıkmaktadır. 2011 yılı sonunda, iklim düzeltmeli ve 2000 yılı dolar fiyatlarıyla 0,2646 TEP/1000 dolar olarak gerçekleşen Türkiye’nin birincil enerji yoğunluğunun, 2018 sonunda 0,243 TEP/1000 dolar değerinin altına indirilmesi amaçlanmaktadır. Ayrıca, 2018 yılına kadar kamu binalarındaki enerji tüketiminin, 2012 yılı baz alınmak suretiyle belirlenecek göstergeler düzeyinde ve verimlilik artışı uygulamaları ile yüzde 10 düşürülmesi hedeflenmektedir.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın Onuncu Kalkınma Planı (2014-2018) kapsamında Program Koordinatörlüğünü yürüttüğü ‘Enerji Verimliliğinin Geliştirilmesi Programı Eylem Planı’na göre farklı Bakanlıklar arası koordinasyonla; enerji verimliliğine yönelik idarî ve kurumsal kapasitenin geliştirilmesi; enerji verimliliği çalışmalarının ve projelerinin finansmanı için sürdürülebilir malî mekanizmaların geliştirilmesi; sanayide, binalarda, ulaşımda enerji verimliliğinin artırılması; yerinden üretimin, kojenerasyon ve mikrojenerasyon sistemlerinin yaygınlaştırılması planlanmaktadır.

  1. Hükümet’in 2016 Yılı Eylem Planı’nda, yerli ve yenilenebilir enerji kaynak kullanımının artırılması ve enerji verimliliğine vurgu yapılmaktadır. Yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretimi yapan tesislerin kullanılabilmesi için, hidroelektrik santrallerde pompaj ve depolama gibi modeller geliştirilmesi planlanmaktadır. Yerli kaynaklara dayalı enerji üretimi ve enerji verimliliğinin geliştirilmesini sağlayıcı programlar üzerinde çalışılmaktadır. Türk sanayiinin gereksinim duyduğu hammaddelerin yurtdışından temini için proje bazlı arama, geliştirme ve yatırım konularına odaklanılacağı beliritilmektedir. Ayrıca, enerji yatırım süreçlerini kolaylaştırmak üzere çalışmalar da başlatılacak gibi görünmektedir. Kentsel dönüşüm kapsamına girmek şartıyla izinsiz yapılara elektrik ve su bağlanması; çiftçilere sera desteği verilmesi; enerji verimliliğini teşvik eden vergisel düzenlemelerin yapılması; sanayide ve evlerde kullanılan elektrikli araçlar ile ulaşım araçlarında uygulanan vergi oranlarının enerji verimliliği açısından gözden geçirilmesi; enerji verimli binalar oluşturmak üzere Enerji Verimliliği Kanunu, İmar Kanunu ve ilgili diğer kanun ve yönetmeliklerde değişiklikler yapılması; sera gazı emisyonlarına takip sistemi kurulması ve emisyonların kayıt altına alınması da gündemdedir.

Bu tabloda, yenileşim (inovasyon) konusunun enerji gündemine daha fazla oturması beklenmelidir.

Yayın: ICT Media Enerji, Şubat 2016