“Herkes savaşı nasıl kazandığıma dair taktikleri görebilir; ancak kimsenin göremeyeceği şey, zaferi inşa eden stratejimdir” Sun Tzu

Strateji ve oyun planını inşa etmek, meşakkatli bir uğraştır.

Ortaya çıkan stratejiler ise genelde ‘basit’ olarak algılanır. Basit ifade edilmesi, benimsenmesi ve hayata geçirilmesi açısından önemlidir de. Ancak stratejiyi sağlıklı ve güçlü kılan, basitliğin ardındaki ‘derinlik’tir. Derinlik ise, gözlemleme, araştırma, dinleme, sezme, düşünme, yorumlama, çıkarımda bulunma gibi faaliyetleri içerir.

Kuruluşumuzun piyasadaki konumunu, iç ve dış ortam ve koşullara dair anlayışımız ve eylemlerimiz şekillendirecektir. Dış ortam dinamikleriyle iş koşullarını, kendi kuruluşumuzun amaç ve hedefleri, kaynakları, yetkinlikleri, tarihçesi ve kültürüyle bir bütün olarak ele almak gerekir.

Dış ortam ve koşullarını ne şekilde analiz edebileceğimizi, ‘lojistik’ endüstrisi örneği ile ele alalım. İnsanlık, gereksinimlerini karşılamak için tükettiği ve ticarî faaliyetlerde bulunduğu sürece; ürün, mal ve malzemeler bir yerden başka bir yere taşınmak durumunda. Üstelik dijital medya ve e-ticaretin gelişimi, bu ihtiyacı daha da körüklemekte. En azından, ışınlanma ya da dijital medyadan üç boyutlu cisimlerin sunulabilmesi gibi, şimdiden dimağımızın alamadığı gelişmeler yaşanana değin. Georgetown Üniversitesi Lojistik Direktörü Prof. Ricardo Ernst, dünyada üretilen her 1 doların 25 sentinin lojistik faaliyetlerine gittiğini belirtmekte.

Lojistik sektöründe faaliyet gösteren ya da pazara girecek bir kuruluş için temel soru, oyun sahasında nasıl konumlanacağını ve yaşayacağını belirlemek; kalıcı olmanın yollarını aramak. Öncelikle, ‘oyun sahası’nı çevreleyen unsurları; uluslararası, bölgesel, ulusal ya da yerel pazar ve endüstri dinamikleri ve eğilimler; devlet ve hükûmet politikaları; hukukî çerçeve ve standartlar; siyasî ve ekonomik konjonktür; rekabet ortam ve koşulları; müşteri beklentileri ve tatmini; iş birlikleri; dağıtım ve hizmet kanalları; toplumsal eğilimler ve gelişmeler; bilginin ve teknolojinin etkili kullanımı, vb. şeklinde ele almak mümkün.

Bu bağlamda, kuruluşun; TEN-T (Avrupa Ulaşım Ağı), TINA-T (Türkî Cumhuriyetler sınırları içinde TEN-T sisteminin ülkemize uzantısı niteliğinde ulaştırma ağı), Romanya-Mısır-Türkiye arasında kurulması planlanan ro-ro hatları gibi projeleri ve etkilerini yakınen takip etmesinde fayda olacaktır.

Öte yandan, devletin küresel tedarik zincirleri içinde yer alacak lojistik ve hukukî altyapıyı kurmak için neler yapacağı; Türkiye 2023 Stratejisi içinde lojistik sektörüne ne denli öncelik ve önem verdiği; bölgesel lojistik üs olma hedefi için neler yaptığı; GSMH içinden lojistik sektörüne ne kadar pay ayıracağı; ne gibi teşvikler vereceği; demir, deniz, kara ya da havayolu taşımacılığından hangisine daha fazla yatırım yapacağı; zemini özel sektöre ne denli bırakacağı; yabancı oyuncuların sektöre girişini ne denli kolaylaştıracağı; birleşme, satın alma gibi konularda ne kurallar koyduğu; antrepolardan ihracat yapılmasını yaygınlaştırıcı mevzuatı yayınlayıp yayınlamadığı; yeni Türk Ticaret Kanunu’nun sektöre ve sektörden talebi olanlara getirdiği yenilikler gibi bilgilere vakıf olması gerekecektir.

Faaliyet sahasındaki yasal zorunlulukları ve mevzuatı; bürokratik yaklaşımları, gerekli sertifika ve belgeleri iyi bilmesi önem kazanacaktır. Yeşil Lojistik konusundaki gelişmelerin içinde yer alması; endüstride hangi sivil toplum örgütlerinin ve kurumların etkili olduğuna; nitelikli istihdamı nereden temin edebileceğine; marka ve pazar konumlandırması açısından hangi iletişim kanallarını kullanabileceğine dair görüşlerinin oluşması şart olacaktır.

‘Başarı’yı tanımlayabilmek açısından, endüstriyel parametrelere dair kıstas ve kıyaslara gereksinimi olacaktır: ciro, kârlılık, verimlilik, büyüme, lojistik operasyonların verimliliği, taşınan yük miktarı, depo yatırımları, dağıtım merkezleri, filo, kapasite kullanımı, maliyetler, vb.

Keza, pazar ve endüstriye dair kapsamlı analiz ve çıkarımlarda bulunmuş olması gerekecektir.

Bilgi, analizi; analiz, çıkarımları; çıkarımlar da senaryo ve eylemleri güçlendirecektir.

Yayın: KOBİ-EFOR Ağustos 2012